Kalpte Ritim
Bozukluğu Nedir?
Sağlıklı bir şekilde çalışan kalp, dakikada beş litre kanı
bütün vücuda pompalamaktadır. Normal şartlar içerisinde kalp dakikada 60 ile
100 kez atmaktadır. Fiziksel aktivite ya da heyecan esnasında dakikada kalp
atım sayısı 150’ye kadar yükselebilir. Kalp, çeşitli nedenlerden ötürü var olan
düzenini kaybettiği zaman ritim bozukluğu sorunu ortaya çıkmaktadır. Kalp ritim
bozukluğu sorununda kalbin genel olarak devam eden elektriksel ritminde meydana
gelecek düzensizlikler her yaşta ortaya çıkabilmekte ve genellikle ciddi sağlık
sorunlarına neden olmamaktadır. Elektriğin akışında meydana gelen sorunun
ardından kalp ritmi yalnızca hızlanmaz, kimi durumlarda ritimde ciddi
yavaşlamalar meydana gelebilir.
Kalpte Ritim
Bozukluğu Belirtileri
Bu rahatsızlığın ortaya çıkması ve hangi çeşitte olduğuna
bağlı olarak değişim göstermektedir. Kimi zaman ritim bozukluğu hiçbir belirti
vermeden ortaya çıkar. Herkesin bildiğinin aksine kalp çarpıntısının kendini
hissettirmesi her seferinde ritim bozukluğunun ortaya çıktığı anlamına
gelmeyecektir. Kalp ritim bozukluğu bradikardi yani kalbin yavaş çalışması
esnasında bayılma, baş dönmesi, nefes darlığı ve yorgunluk ortaya çıkmaktadır.
Taşikardi yani kalbin hızlı çalışmasında ise göğüste ve boyunda kalp şiddetli
bir şekilde çarpıyormuş gibi hissedilir, göğüs bölgesinde huzursuzluk oluşur,
ter basması, nefeste darlık ve güçsüzlük ortaya çıkar.
Ritim Bozukluğu
Sebepleri
Kalpte ritim bozukluğu oluşmasının en büyük nedenleri
arasında ilk sırayı koroner arter hastalığı, kalp kapağında fonksiyon bozukluğu
ve kalp yetmezliği gibi çeşitli kalp hastalıkları yer almaktadır. Ancak ritim
bozukluğunun tek nedenleri bunlar değildir. Ayrıca kişilerin aşırı stres
altında olması, alkol tüketimi, sigara kullanması da bu rahatsızlığın
oluşmasının sebepleri arasında bulunur. Egzersiz yapmak insanların sağlığı
açısından faydalı olsa da bu egzersizi ciddi oranda arttırmanın sonrasında da kalpte ritim
bozukluğu meydana gelmektedir.
Ritim Bozukluğu
Kimlerde Görülür?
Genel olarak kalp ritim bozukluğu ilerleyen yaştaki
kişilerde çok daha sık görülür. Bununla birlikte ailesinin hastalık geçmişinde
ritim bozukluğu olan kişiler, hayatları içerisinde bu sorunla
karşılaşabilmektedir. Kalp damar tıkanıklığı ve kalp kapak hastalığından
şikayetçi olan kişiler de yine bu rahatsızlığa yakalanabilirler. Kansızlık
sorunu, guatr hastalığı, sıklıkla alkol tüketen kişilerde de ritim bozukluğu
görülebilmektedir. Yapılan araştırmalar, kadınların erkeklere oranla çok daha
sık kalp ritim bozukluğuna yakalandığını ortaya koyuyor. Kansızlık sorunundan
muzdarip olan kişilerde ve aşırı derecede uyarıcı ilaç ya da kahve çay tüketen
kişilerde de bu rahatsızlık görülmektedir. Stres altındaki kişiler de risk faktörleri içerisinde yer almaktadır.
Ritim Bozukluğu
Tanısı
Belirtilerin ortaya çıkması sonrasında doktora gidildiği
zaman öncelikli olarak EKG çekilir. Ancak özellikle de seyrek ritim
bozuklukları bu yöntemle çok zor tespit edilir. Holter yönteminde ise 24 – 72
saat boyunca hastanın kalp ritmi kaydedilir. Ekokardiyografi yönteminde ise
kalp ve kalp kapakçıkların yapısı ve fonksiyonları incelenir. Ritim
bozukluklarının tipini belirlemek içinse genel olarak EPS yapılmaktadır. Cildin
altına takılıp kişinin şikayetlerinin ortaya çıkmasında aktif olan Loop
Recorder ile birlikte hasta iki yıla yakın bir süre takip edilebilmektedir.
Doktorlar bu yöntemler arasından en uygununu belirlemek adına öncelikli olarak
hastanın sorunlarını inceleyerek var olan belirtiler doğrultusunda seçimini
yapacaktır. Tanı için en uygun yönteme doktor karar verir.
Leave a Comment